kapitalizm zarar veriyor

Yapılan bir araştırma, insanların büyük çoğunluğunun kapitalizmin yarardan çok zarar getirdiğine inandığını ortaya koydu.

‘Dünyanın elitlerinin’ 50'inci Dünya Ekonomik Forumu için İsviçre'nin Davos kasabasında bir araya gelmesinden önce kapitalizmin nasıl algılandığına dair bir araştırma yayımlandı.

Edelman Trust Barometer adlı kuruluşun ABD, Fransa, Çin ve Rusya dahil 28 ülkede 34 bin kişiyle yaptığı araştırmaya katılanların yüzde 56’sı ‘bugün varolan kapitalizm formunun dünyaya faydadan çok zarar getirdiğini’ söyledi.

'İnsanlar sorguluyor'

Eşitsizlik duygusunun arttığını gösteren daha önceki anketlere işaret eden araştırmacılar, buradan hareketle insanların Batı’daki kapitalizm temelli demokrasiler hakkında daha temel şüphelere sahip olmaya başlayıp başlamadığını sorguladı.

Araştırmaya liderlik eden David Bersoff, “Bu soruya cevap evetti. İnsanlar bugün sahip olduğumuz ve içinde yaşadığımız dünyanın iyi bir gelecek için optimize edilip edilmediğini sorguluyor” dedi.

Ülkelere göre sonuçlar

Kapitalizme güvensizlik bakımından Tayland ve Hindistan sırasıyla yüzde 75 ve 74’lük oranla başı çekti. Fransa, yüzde 69’la bu iki ülkeyi takip etti.

Asya, Avrupa, Körfez, Afrika ve Latin Amerika ülkelerinde de çoğunluk bu yönde düşünürken; sadece Avustralya, Kanada, ABD, Güney Kore, Hong Kong ve Japonya’da çoğunluk kapitalizmin zarar verdiği fikrinde uzlaşamadı.

Ankete katılanlar kararlarını teknolojik gelişmelerin hızı, iş güvencesizliği, medyaya karşı şüphe ve hükümetlerin zorluklara müdahale konusundaki yetersizliği gibi gerekçelerle açıkladı.

Fukuyama'nın teorisini test ediyor

Araştırma siyaset bilimci Francis Fukuyama’nın ‘Tarihin Sonu’ diye anılan tezindeki teoriyi test etmek amacıyla 2000 yılında başlatılmış. Fukuyama, ilk kez 1989’da yayımladığı makalede, Soğuk Savaş’ın sonunda SSCB’nin dağılmasıyla Batı’nın liberal ekonomik ve siyasal düzeninin yani kapitalizmin zafer kazandığını, bunun da tarihin sonu anlamına geldiğini iddia ediyordu.

Bu teoriye günümüze kadar pek çok kez meydan okundu. Antitez olarak Çin’in giderek artan etkisi, otokratik liderlerin güç kazanıyor olması, ticari korumacılık ve 2007 finansal krizi gibi gelişmeler örnek gösterildi. Kaynak :sputnik news com.

UÇAN PDF KİTAP: Uçan Pdf Kitap

UÇAN PDF KİTAP: Uçan Pdf Kitap:         BU BLOGTA ARA         Powered by           "UÇAN" Benden Selam Söyle Anadolu'ya-Dido Sotiriyu Kurtuluş Sav...

TOPLUMSAL CİNSİYET VE ROLLER

Toplumsal cinsiyet (gender), toplumsal ve kültürel olarak belirlenmiş cinsiyeti, biyolojik cinsiyetten (sex) ayırmak üzere kullanılan bir kavramdır. Doğuştan biyolojik olarak belirlenmiş dişilik ve erillik özelliklerini tanımlayan seks-cinsiyetin aksine toplumsal cinsiyet, toplumsallaşma süreci ve kültürü içinde edinilen kadın ve erkek olma özelliklerine işaret eder.

Kadınların ve erkeklerin toplumda üstlenmiş oldukları işlerin ve yerine getirdikleri rollerin doğal ve kendiliğinden değil, genellikle kültürel olarak belirlenmiş ve zaman içinde değişebilir olduklarını göstermeye yarar.

Cinsel kimlik gelişimi açısından bakıldığında cinsiyet, kişinin kendini kadın ya da erkek olarak algılamasıdır. Daha iki – üç yaşlarında herkesin kendi hakkında “ben kadınım”, ya da “ben erkeğim” biçiminde bir görüşü vardır. Toplumsal cinsiyet, kadınlık ya da erkekliğe ilişkin davranışın psikolojik yönü olarak tanımlanabilir. Cinsiyet rolleri ise, toplumsal cinsiyetin bir parçasıdır ve kişinin kendisini bir “oğlan çocuk/erkek” veya bir “kız çocuk/kadın” konumunda göstermek için yaptığı ve söylediği şeylerin tümü olarak tanımlanabilir. Cinsiyet rolleri sosyalleşme süreci ile aile, çevre, medya vb. alanlardan gelen mesajlar ile şekillenir ve içselleştirilir. Cinsel rol davranışının testosteron ve östrojene maruz kalmaya bağlı olduğu da bildirilmektedir. Kontrollerle karşılaştırıldıklarında konjenital adrenal hiperplazi tanılı kız çocuklarının oyuncak seçimi, kaba ve yıkıcı oyunlar gibi karşı cinse özgü davranışları daha fazla sergiledikleri saptanmıştır. Bu bulgu prenatal androjenlere maruz kalmanın cinsel rol davranışı üzerindeki etkileri hakkında önemli ölçüde bilgi sağlamıştır.

Cinsel Davranış

Cinsel davranış, kişinin cinsel olarak ne yaptığı ile ilgilidir. Arzu, fanteziler, eş arama, kendi kendine doyum sağlama ve cinsel gereksinimlerini dışa vurmak ve doyurmak için yapılan tüm diğer etkinlikler cinsel davranış tanımı içine girer.

Cinsel Yönelimler

Cinsel yönelim bir kişinin, belli bir cinsiyetteki bireye karşı duygusal, romantik ve cinsel çekim ile yaklaşımıdır. Bu yaklaşım her zaman cinsel eylemi gerektirmez. Duygusal, düşünsel, romantik ve fantezi düzeyinde kalabilir. Söz konusu yönelim temel olarak heteroseksüel, homoseksüel ve biseksüel kavramlarını içeren geniş bir yelpazede gözlemlenebilir. Bir kişi yalnızca karşı cinse eğilim duyuyorsa heteroseksüaliteden, yalnızca kendi cinsinden
kişilere cinsel ilgi duyuyorsa eşcinsellikten, her iki cinsten kişilere ilgi duyuyorsa biseksüaliteden söz edilir. Heteroseksüel, eşcinsel veya biseksüel erkeklerin, bedensel cinsiyetleri de cinsel kimlikleri de erkektir. Aynı şekilde heteroseksüel, eşcinsel ya da biseksüel kadınların da, bedensel cinsiyetleri ve cinsel kimlikleri kadındır. Yani eşcinsel erkekler kendilerini kadın gibi ya da eşcinsel kadınlar kendilerini erkek gibi hissetmezler. Eşcinsel kadın ve erkeklerin bedensel cinsiyetlerine herhangi bir itirazları yoktur, yalnızca aynı cinsten bireylerle cinsel ilişki kurmak isterler. Sahip olduğu biyolojik cinsiyet özelliklerini reddederek, karşı cinsten biri olarak görülme ve karşı cinse benzeme isteği, kendisini karşı cinsten biriymiş gibi hissetme olarak tanımlanabilen transseksüellik de hem erkek hem de kadın için geçerlidir. Daha çok ruhsal eğilimler için belirleyici bir kelimedir. Kişinin davranışlarından çok iç dünyasında kendisini karşı cinsten biri gibi görmesi, hissetmesidir. Ameliyat olmamış/olamamış gerçek bir transseksüel cinsel kimlik olarak karşı cins özelliklerini gösterebilir ve cinselliği doğrudan karşı cinse yöneliktir. Bir başka farklı cinsel yönelim travestilerin yaşadıklarıdır. Travestiler karşı cinsin eşyalarını kullanmaktan, karşı cinsin giydiği kıyafetleri giymekten, karşı cinsin davranışını sergilemekten cinsel haz alan kimselerdir.

Yararlanılan görsel :2019 İstanbul Moda Haftası'nın Gökkuşağı Rengindeki DB Berdan Defilesi ve Toplumsal Cinsiyet Rolleri

Yararlanılan metin kaynak :Ergül Fidan

Carpe diem

Hayat bir elbise provası değildir. Anı yaşa!

Kaybetmekten kork, anı yaşa!

Vakit varken tomurcukları topla, zaman hâlâ akıp gidiyor. Ve bugün sana gülümseyen bu çiçek, yarın ölüyor olabilir. Carpe Diem.

Her günü son günmüş gibi yaşa; telaş etmeden, her anın farkına varıp kendin olarak. - Marcus Aurelius

Hayat herşeyi kafaya takmak ve kendimizi mutsuz etmek için fazla kısa ve şunu da yabana atmamalıyız ki; oldukça zor ve can alıcı. Bunun için hayat felsefesi; "Anı yaşa, mutlu ol"

Her günü son gününmüş gibi yaşa. Pişman olma, eğilme, büzülme, kendin ol!

Her sabah uyandıgında şükret ki ruhun huzurla dolsun. Günü pişman olmadan geçir ve keşke deme, söylenmedik tek bir sözün kalmasın. Başını yastıga koydugunda şunu da yapmadım yada neden böyle yaptım deme her günü ölecekmiş yada yeni dogmuş gibi yaşa.

Bugün, mevcut olan her şeydir; şimdi senin var olduğun, her zaman var olacağın yegâne zamandır. Yaşamak istersen ya şimdi olacaktır ya da asla olmayacaktır. - Osho

İmkansız görülen güzel şeyler her gün başımıza geliyor. Yaşadığımız güzellikleri fark etmemiz dileğiyle...

Ölmek için yaşamak gerekir, unutma. Anı yaşa, yarını da unutma. - Lao Tsu

Carpe diem! (Latince) Anı Yaşa! - Ölü Ozanlar Derneği Filmi

Hayat zor lakırdısını bırak bir kenara, olmayan şeylere ah etmekle geçirme günlerini. Yaşa yap istediklerini!

İçinde olduğun anı yaşa; bırak geçmiş, mezarında gerinsin; çeneni havada tut ve çamur göllerinin etrafından dolaş. Terapi için dostlarından medet umma. - Stephen King

Yaşlanmadan önce, iyi yaşamak; yaşlandıktan sonra da, iyi ölmek istedim. - Seneca

Dünya yaşamak için tehlikeli bir yer, ama kötü insanlar yüzünden değil, bununla ilgili hiçbir şey yapmayan insanlar yüzünden. - Albert Einstein

Her gün yeni bir gemi kalkar insanın umut limanından özgürlük için, yaşamak için ve fırtınaya inat, dalgaya inat, ölüme inat! - Ernesto Che Guevara

Yaşamak, kendi kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak etinden kemiğinden kendi heykelini yapmaktır. - Johann Wolfgang von Goethe

Yaşamakta ayak direyeceksin. Belki bahtiyarlık değildir artık, boynunun borcudur fakat düşmana inat bir gün fazla yaşamak. - Nazım Hikmet

Sen doğduğunda ağlarken, diğer herkes gülümsüyordu. Hayatını öyle bir yaşa ki; sonunda herkes ağlarken gülen sen ol. - Ralph Waldo Emerson

Hiç kimse izlemiyormuş gibi dans et, hiç incinmemiş gibi sev, hiç kimse dinlemiyormuş gibi şarkı söyle, dünya cennetmiş gibi yaşa. - Mark Twain

Şu hayatı öyle yaşa ki; kendi kendini alkışlayasın...

Kimseyi kırmamak ve üzmemek şartıyla dilediğin her şeyi yaşa, bir gün çekip giderken geride ne aklın kalsın, ne de senin yüzünden kırılmış bir yürek.

Trajedilerin en kötüsü genç yaşta ölmek değil, yetmiş beş yaşa kadar yaşamak, ama gerçek anlamda yaşamamış olmaktır. - Martin Luther King

Değişim, yaşamın kuralıdır. Sadece geçmişe ya da şimdiki zamana önem verenler geleceği kaçırırlar. - John F. Kennedy

Ne kadar yaşarsan yaşa, sevdiğin kadardır ömrün. Gülebildiğin kadar mutlusun. Üzülme, bil ki ağladığın kadar güleceksin. Sakın bitti sanma her şeyi, sevdiğin kadar sevileceksin. - Can Yücel

Kimse sırf belirli bir yaşa geldi diye yaşlanmaz. Bizler ideallerimizden vazgeçerek ihtiyarlarız. Yıllar teni buruşturabilir ama hevesimizden vazgeçmek ruhu buruşturur. - Samuel Ullman

Dikkatle bak. Gerçekten gör. Yaşa. Vazgeçme. Küçük şeyler için şikayet etmekten vazgeç.

Bugün için yaşa, yarın için hayal kur, dünden öğren. - Japon atasözü

Yaşam felsefemi sordular cevapladım. Sonsuza dek yaşayacakmış gibi düşün, yarın ölecekmiş gibi yaşa. - Charles Bukowski

Dünden öğren, bugün için yaşa, yarın için ümit et. - Albert Einstein

Dolu dolu yaşa hayatı. Dilini keşkeler sarmasın. Hayatta öyle dostlar edin ki gündüz güneşe, gece Ay'a ihtiyacın olmasın.

Kiminle yaşarsan yaşa, kalbindekiyle yaşlanırsın...

Kapının koluna uzanacak yaşa geldiğinde, gitmeyi öğrenir insan. - P. Coelho

Ne yaparsan yap, nasıl yaşarsan yaşa; ama gülebilmek için birini ağlatma ve çıkarların için hiç kimseyi satma. - Honore de Balzac

Hayatta gerçeklerle yaşa ve her zaman onları savun. Takdir eden olmasa bile, vicdanına hesap vermekten kurtulursun. - Ernesto Che Guevara

Büyük şeylerin hayali ile yaşa, hiç olmazsa daha küçük şeyleri yapmak imkanı bulursun. - J. Bernard

Provası yok hayatın. Ne yeniden yaşamak mümkün, nede yaşadıklarını silebilmek. Önemli olan, ilk defa değil, son defa sevebilmek. - Oğuz Atay

Yaşamak dünyada en nadir şeydir. İnsanların büyük çoğunluğu var oluyorlar hepsi bu. - Oscar Wilde

Hayatın değeri, uzun yaşanmasında değil, iyi yaşanmasındadır. Öyle uzun yaşamışlar vardır ki, pek az yaşamışlardır. Doyasıya yaşamak, yılların çokluğuna değil, sizin coşkunuza bağlıdır. - Michel de Montaigne

Biz bira içmek için buradayız. Savaşı öldürmek için buradayız. Olumsuzluklara gülüp geçmek için buradayız ve hayatlarımızı o kadar iyi yaşamak için ki Ölüm bizi almaya geldiğinde korkudan titresin. - Charles Bukowski

Yaşlı, bir gün; "Mücadele etmek neye yarar?" diye düşünür, başka bir gün "Evden çıkmak neye yarar?" der, sonra "Odadan çıkmak neye yarar?" ve sonunda "Yaşamak neye yarar?" diyerek yaşama veda eder. - Andre Mauroisvan

Bana kimse yaşamak isteyip istemediğimi sormadı. O halde kimse bana nasıl yaşamam gerektiğini söyleyemez. - Douglas Noel

Nihayetinde insan kendini öldürmektense, yaşamak için daha çok cesarete ihtiyaç duyar. - Albert Camus

Yaşamak için bir "neden"i olan, her türlü "nasıl"a dayanabilir. - Friedrich Wilhelm Nietzsche

Sana, senli masalımı anlatmamı ister misin? Bir vardın, bir yoktun. En çok yoktun! Evvel zamanların, şimdiki zamanlarımın kalburundan aktı gitti. Ve sen zamanla "hiç" oldun. - Küçük İskender

Yaşlılığın en belirgin alameti, şimdiki zaman pahasına geçmiş zamanı övmesidir. - Sydney Smith

İnsanın yapmak istediği, yapması gereken her şey için zaman gerekiyor aslında. Bir enstrüman çalman lazım; zamanla. Alışveriş yapman lazım, paran yok; zamanla. Artık mutlu olman lazım, depresyondan çıkman lazım; zamanla. E hani biz gençtik? Anı yaşıyorduk? Ne oldu? Demek ki anı yaşamak; zamanla. Nasıl bir çelişki bu, neyin paradoksu? Kendi kişiliğini öğrenmek; zamanla. O zamana kadar n'apıcaz biz peki? Kimin hayatını yaşayacağız, kimin kurallarını koyacağız? Doğru kararlar vermek; zamanla. Hayatını düzgün yaşamak istiyorsan, doğru kararlar vermen gerekir. Peki kararı vermek için gereken zamanda bizden ne istiyorlar? Yani düzgün bir hayatımız olması için her şeyi zamanla halletmemiz gerekiyor. Peki o geçen zamanda bizim yaşadığımız boşluk? Her şeyin yoluna girdiğini nasıl anlayacağız, içimiz boşluklarla doluyken? Anlayan varsa beri gelsin. Ben anlamıyorum artık...

Anı yaşa. Aşk yap, çay yap. Kısa konuşmalar yerine sohbetleri kucakla. Bir bitki al, onu sula. Yatağını düzelt. Başkasının da yatağını düzelt. Koş. Sanat yap. Yarat. Denizde yüz. Yağmurda yüz. Risk al. Soru sor. Hata yap. Öğren. Değerini bil. Deli gibi sev. Çabuk affet. - Paulo Coelho

Kopar goncaları henüz vakit varken bugün. Anlamazsın zaman nasıl çabuk geçer. O gonca sana gülücükler saçarken bugün. Bakarsın yarın sararır solar boynunu büker... - Ölü Ozanlar Derneği

Her anı yaşa, hep yolda ol, her şeyi merak et ve günün sonunda "bugün kendime neler kattım" diye düşünürken kendine hemen cevap ver. Kendini sev. Kendine güven. Alçak gönüllülüğü, nezaketi ve zarafeti kendi yolun bil. Göreceksin, iyileşeceksin. Kendini sevmeyi öğreneceksin...

Anı yaşa. Ne geçmişi ne de geleceği düşünmek sana hiçbir şey katmayacak. Unutma hayat sadece anlardan ibaret. Hayat kısa,çok kısa hem de. Belki çok kötü şeyler yaşadın, artık dayanacak gücüm kalmadı diyorsun. Düşünsene bugüne kadar en karanlık geceler güneşle aydınlanmadı mı? Benimde pek iyi şeyler yaşadığım söylenemez şu hayatta zaten hayatın değerini böyle anladım. İnan ki hepsi geçecek, geçiyor. Evet acı çektikçe değişiyorsun bazen kendini tanıyamadığın bile oluyor. Her dakika değişiyorsun, değişeceksin. Hatta bunları yazarken aslında kötü bir ruh halindeyim ama geçeceğini biliyorum. İnsanın canını hep en sevdikleri acıtıyor. Oyunun kuralı bu; "insanlar incitir". Kırar, hatta bazen paramparça eder. Sen sakın vazgeçme; eğer sen ayağa kalkmassan senin daha çok eğilmen için ellerinden geleni yapacaklar...

Kafanı kaldır ve bak sokağa. Bırak elindeki o telefonu ve seyret dışardaki akan zamanı. Anı yaşa. Zamanın senin dışında akmasına izin verme sende gir o nehrin içine. Bak şimdi dışarıya, görülecek ne kadar güzellik var. Bak insanların tecrübelerini sığdırdığı alınlarındaki o çizgilerine. Gör yüzlerinde ki o yaşanmışlıkları. Farkında ol hayatın. Dünyada görülecek o kadar güzellik var ki. Çık o karanlığından. Başını kaldır ve göğe bak. Gökyüzünün kıymetini bil. Işığın, güneşin farkında ol. Şükür et bol bol. Hamd et Rabbine. Verdiklerine, vermediklerine, ve senin hayrına olmadığı için senden aldıklarına...

Karşındaki her kim olursa olsun korkma! O an ne yapmak istiyorsan onu yap. İleride keşke desen bile üzülme. Çünkü o an onu yapmak istiyordun ve yaptın. Eğer hayatta yapacaklarımızı ve yaptıklarımızı kendi mutluluğumuz için değil de başkalarını memnun etmek için yapıyorsak her zaman mutsuz olur ve giderek yaşlanırız. Şimdi usulca arkana yaslan ve derin bir nefes al. Ve şu sözleri tekrarla. Ne olursa olsun hayat anlıktır ve ben an'ı yaşayacağım. Kimsenin ne düşündüğü umurumda bile değil. Hayat benim hayatım. Kendimi seviyorum.   Carpe diem.

Faydalanılan kaynaklar : Çeşitli Medya ve Güzel sözler com.

Jean-Paul Sartre "Kime entelektüel denir?" sorusuna cevap veriyor